XIV. yüzyılın başlarındaki Türk-İslam göçleriyle Anadolu’ya bir yandan tarikatlere bağlı dervişler, diğer yandan bu coğrafyada fütüvvet ilkeleri çerçevesinde sağlam bir dayanışma birliği kuran Ahiler gelmiştir. Bu zümrelerin, fetihle açılmış bu yeni toprakların Türkleşme ve İslamlaşma sürecinde önemli rolleri olmuştur. Bu gruplar, ayrıca inşa ettikleri yapılarla da toplumsal görevler üstlenmişlerdir. Ahilerin ve dervişlerin inşa ettikleri bu yapılar, Anadolu-Türk mimarisinde özgün bir tür oluştu ...